LGBT'Lİ SAPIKLARA VE DESTEKÇİLERİNE DUR DE TÜRKİYE!

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ İVEDİLİKLE FESH EDİLMELİDİR!

KÜLTÜR 9.12.2020 21:32:30 0
LGBT

Ülkemiz ve Bölgemiz uzun zamandan beri dehsetengiz bir ates çemberiyle kusatilmis vaziyettedir. Emperyalist devletler bir taraftan bölgemiz üzerinde haritalari degistirmek için kollari sivamisken, diger taraftan ülkemizi ve milletimizi tüm degerlerinden uzaklastirarak manevi olarakta yikma gayreti içerisindedirler. Asirlardir Islam’in Sancaktari, Türk-Islam Kültür ve Medeniyetinin Merkezi olan Türkiyemiz’de zinanin suç olmaktan çikarilmasi ile baslayan ahlaki yozlasma süreci Milletimizi, nesillerimizi kendi ruh köklerinden, öz degerlerinden ve Türk-Islam geleneginden adim adim koparmaktadir.

 

Emperyalist Haçli zihniyetinin, yaklasik iki asirdir cemiyet hayatimiza, gelenek ve göreneklerimize, bizi biz yapan degerlerimize ve aile birligimize yönelik yikim çalismalari, son elli yildir hizina hiz katmis, medya bu yönde aktif rol almis, toplumsal dokumuza uymayan dizi filmler, programlar, yarismalar, reklamlar ve muhtelif yayinlar ile desteklenmis ve ‘Istanbul Sözlesmesi’ ile nihai hedefine oldukça yaklasmistir. “Istanbul Sözlesmesini” madde madde inceleyip irdeledigimizde aile yapimizi, aile baglarimizi ve cemiyet hayatimizi ahlaken çökertmeye ve kutsal degerlerimizi ferdi hayatimizdan silip atmaya yönelik sinsi planin büyük bir parçasi oldugunu net bir sekilde görüyoruz. Istanbul Sözlesmesi dünyanin imrendigi Aile Hayatimizi dinamitleyen maddelerle donatilmistir. Istanbul Sözlesmesi gelecek nesillerimizi raydan çikartmayi, yörüngesiz birakmayi, özgürlük paravaniyla dini ve ahlaki degerlerden tamamiyle kopartmayi hedeflemektedir.. Istanbul sözlesmesi Türk Milletini var olus gayesinden uzaklastirmayi amaçlayan sinsi bir projedir, batinin diktesidir. Aziz Türk Milleti, Degerli Basin Mensuplari, Kiymetli Dava Arkadaslarim, Peki, nedir bu “Istanbul sözlesmesi”? 11 Mayis 2011 tarihinde Istanbul’da imzaya açilan, TBMM tarafindan 14 Mart 2012’de kabul edilen, 1 Agustos 2014 tarihinde de yürürlüge giren Uluslararasi bir sözlesmedir. Kisa adi Istanbul Sözlesmesi olan metnin uzun ismi, “Kadinlara Yönelik Siddet ve Ev Içi Siddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadele Hakkindaki Avrupa Konseyi Sözlesmesi’dir. Bu sözlesme toplumumuzun temel degerlerini derinden sarsacak maddeler içermektedir. Görünürde siddet gören, ezilen, mahrum birakilan ve sömürülen kadinin haklarini savunmakla ilgili maddelerden olusan bu sözlesme, aslinda kesinlikle bu ulvi hedef ve gayelerin zerresini dahi tasimamaktadir. Dikkat ederseniz sözlesmenin basliginda, kadin ya da erkek haklarindan degil, toplumsal cinsiyet haklarindan, yani toplumdaki tüm cinsel egilimlerin haklarindan bahsedilmektedir. Kadin, erkek ve bir üçüncü cins olarak digerlerinin haklari ve toplumdaki yerlerine vurgu yapilmaktadir. Esitlik ilkesinden dem vurularak, esitlik ilkesi manipüle edilerek, tüm cinsel egilimlerin de esit haklara sahip olmasi gerektigine dair gizli bir vurgu yapilmaktadir. Bunu yapabilmek için de yöneticilerimize sözlesmeyi; lütfen buraya dikkat edelim! 'Üreme sarti olmaksizin toplumsal cinsiyet esitligi.' seklinde imzalatmislardir.

 

 

Basta Evlilik yapisini bozan, kadin haklarindan dem vurarak kadini erkege, erkegi kadina düsman yapan, kadini kocasina karsi kiskirtan, ‘Toplumsal Cinsiyet Esitligi’ kavramiyla LGBT örgütünün kurulmasini saglayan, bu örgüt mensuplarinin fiillerini mesrulastiran, toplumda yayginlik kazanmasini saglayan bu sözlesme bir an evvel feshedilmeli, iyice geç olmadan bu vahim hatadan dönülmelidir.. Sonuç olarak bu vahim sözlesme birçok Hristiyan ülkede dahi kabul görmemisken; Ne acidir ki; Müslümanlarin Payitahti olan Ülkemizde üstelik “ Istanbul Sözlesmesi” adi altinda maalesef imzalanmistir. “Erkeklere benzeyen kadinlara ve kadinlara benzeyen erkeklere Allah(cc) lanet etsin” Hadisindeki lanetin muhatabi olmamak için; Ülkemiz, derhal bu sözlesmeye attigi imzayi geri çekmelidir.

 

Zinayi ve sapkin iliskileri serbest biraktigimiz sürece ülkemizin içinde bulundugu bereketsizlikler, buhranlar, sikintilar asla son bulmayacak ve Yüce Allahin rahmeti, bereketi ve inayeti üzerimizden kalkacaktir. Akli basinda tüm sosyal bilimcilerimiz, kamuoyunu ve tüm yetkililerimizi bu gizli amaç konusunda bilgilendirmelidir. Bu gizli yikim projesine ivedilikle son verilmelidir. Bizler Vatanini ve Milletini canindan çok seven kisiler olarak; Sayin Cumhurbaskanimiz basta olmak üzere, Aile Çalisma ve Sosyal Hizmetler Bakani, Kabine Üyeleri ve diger tüm hükümet yetkililerini, ayni zamanda tüm siyasi partileri bildirimizin konusu olan “Istanbul Sözlesmesi’ni en öncelikli gündemleri yaparak, bu sözlesmenin ivedilikle iptali ve bu sözlesmenin yol açtigi tahribatlarin bir an evvel iyilestirilmesi, bu sözlesme neticesinde çikarilan yasalarin revize edilmesi noktasinda karar almaya davet ediyoruz.!!! Geçtigimiz günlerde Sayin Cumhurbaskanimizin Istanbul Sözlesmesinin iptaliyle alakali atmis oldugu adim bizleri mutlu etmistir, kendilerine tesekkür ediyoruz. Ancak biliyoruz ki Hükümetin içinde Istanbul Sözlesmesinin iptal edilmesini istemeyen cenahlar var. Bu cenahlarin ve bazi stk’larin Cumhurbaskanimizi bu mahut sözlesmenin iptali noktasinda vermis oldugu karardan vazgeçirmesinden endise ediyoruz..

 

Bizler toplumumuzu hizla uçurumun dibine sürükleyecek bu sözlesme ülke gündeminden tamamen çikarilana kadar, bu sözlesmeden ülke olarak kesinkes çekilene kadar mücadelemizi sürdürecegiz..!!! Artik Ülkemizdeki sosyal ve toplumsal sorunlar için tek reçetenin kendi öz degerlerimizden, bin yillik kültür ve medeniyet birikimimizden, devlet geleneklerimizden, teamüllerimizden yola çikilarak bulunacagini anlayalim. Toplumsal bünyemize uymayan sözlesmelerden, bati tipi plan ve projelerden kaçinalim.. Unutmayalim biz bin yildir bu topraklarda kendi dini ve kültürel degerlerimizle var olduk. Aile yapimizi koruduk. Bilinmelidir ki; Türk-Islam Kültür ve Medeniyetimiz asla kadini kölelestirmez, ötekilestirmez, kadina siddeti yasaklar, kadini degerli kilar, asla ezmez, kadinin cemiyet hayatindaki yerini ve önemini korur. Peygamber Efendimiz Muhammed Aleyhisselam; “Ezilen kadinin kiyamette davacisi ben olurum” buyurmustur. Bizim Peygamberimiz bir cahiliyye dönemi uygulamasi olan kiz çocuklarinin diri diri topraga gömülerek öldürülmesini men etmis, yasaklamistir.

Dinimizde kadin hak ve hürriyetleri net çizgilerle bellidir. Kadin asla köle degildir. Kadin Anadir, Estir, Hayat Arkadasidir. Kari ve Kocanin birbirleri üzerindeki haklari asla birinin digerini ezmesine yol açacak nitelikte degildir. Dinimizin ve kültürümüzün kadini ezdigine yönelik söylemler kesinlikle art niyetlidir. Dinimiz huzur dinidir, baris dinidir, sevgi dinidir. Toplumumuz dini ve kültürel degerlerden uzaklastikça huzursuzlugumuz zirve yapmaktadir. Bizler Kaybettigimiz Huzuru Emperyalistlerin kokusmus sahte sözlesmelerinde degil; Ancak ve Ancak Kendi Öz Degerlerimize döndügümüzde bulabiliriz. Yüce Allah Aziz Milletimizi Âli Devletimizi ilelebet korusun.

                                                                                                                        Kürsat Mican

                                                                                               Yesevi Alperenler Dernegi Genel Baskani


Pazar 28.5 ° / 16.2 °
Pazartesi 28.1 ° / 17.1 °
Salı 29.4 ° / 18.3 °

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.