Ülkede kabul etsekte etmesekte halkın büyük çoğunluğu çok zor şartlardan geçiyor.Özellikle bir 
yıl süren pandemi süresi boyunca esnafların çoğu kepenk kapatmak zorunda kaldı. Yada ekonomik 
olarak istedikleri girişimleri yapmak adına herhangi bir alana doğru kıpırdayamaz oldular. Her an ne 
olacağının belli olmaması ve ilerleyen günlerde okullarında açılmasıyla birlikte delta virüsünün iyice 
yayılarak tekrar kepenk kapatma korkusunun verdiği panikten dolayı bir rahatsızlık mevcut.Bu 
konuyla alakalı bazı esnafların tesellileri ise internet üzerinden siparişle satış yapmaya alışmış ve 
İnternet üzerinden satışlara ağırlık vermiş olmalarıdır.

 İnsanlar pandemiden dolayı çok fazla yoruldu ve yıprandı. Öngörülemeyen belirsizlikler,maske

kullanımına devam edilmesi,bazı insanlar koşa koşa, şeve seve aşı yaptırmaya giderken bazı insanların 

aşı karşıtı olması ve aşı olmak istememesi, ortalıkta dolaşan enfeksiyon hastalıklarına neden olan 
virüslerin inatçı olması, ve insan vücudundan kolay kolay atılmaması insanlar üzerinde olumsuz 
etkileri neden olmaktadır.

 Tüm olumsuz görünen şartlara rağmen insanlar çalışıyor, çırpınıyor düzenini bozmuyor. 
Yöneticilere, siyasilere önemli sorumluluklar düşüyor bu konuda; insanlar emeğinin ,alın terinin 
peşinde koşarken yöneticilerin egolarını bir kenara bırakmaları, siyasilerin aralarında ki husumeti çok 
abartmadan ülke milli birlik ve beraberliğine zarar vermeden kendi aralarında çözmesi gariban, 
emeğinin peşinde koşan ,cebinde ki son TL ye kadar otobüs,minibüs parası vermek zorunda olup 
evinde bulunan gıdalarla idare ederek yaşamını sürdüren halk için bir takım güzel gelişmeler olmalı.
 Ülkede adalet ve gelir düzeyleri oranları düzenlenmeli, en ağır işleri yapan insanların en düşük 
ücret almaları, aynı işi yaptıkları halde farklı farklı ücret alan insanların ücretleri arasında adaletli bir 
ücret ödenmesi sağlanmalıdır.

 Kadın erkek hakları arasında tam bir eşitlik sağlanmalı, hayvanların hakları en iyi şekilde korunmalı,
ticari çalışmalar yakından takip edilmeli haksız ve pahalı zam oranlarının önüne geçilmelidir.
 Bir çok insan emeğinin karşılığını alamadığı gibi bir çok ağır giderlerle de uğraşamaz olmuştur. Kira 
ve market alış ve verişlerinin yüksek fiyatta olmasını burada bu dediğime örnek olarak gösterilebilir. 
Toplum istediği gibi para harcayamadığı gibi istediği gibi birikimde yapamaz hale gelmiştir. Gençlerin 
büyük çoğunluğunun gelecek korkusu vardır. Bu şartlarda ben nasıl kendime oturacağım evi 
alabileceğim veya istediğim bir arabaya gönül rahatlığı için de nasıl sahip olabileceğim diye 
düşünmektedirler. 

 Toplu taşımaya yapılan zamlar çok gereksiz ve pahalıdır.Halkın bir yerden diğer yere giderken 
cebinde ki son kuruşa kadar minibüse para vermesi adaletsizliktir.
 Bir ara yolculuklar da insanların mola yerlerinde tuvalet ihtiyaçları için verdikleri ücretler sorun
olmuştu. İnsanlar bu duruma itiraz edince bu sorun çözülmüştü.Umarım minübüs ve otobüslere 
gereksiz yapılan tüm zamlar kaldırılır. 

 Kanunlar hep durumu iyi olanlar için hazırlanmış onların hakkını savunur hale gelmiştir. Sahada
bileğinin gücüyle koşturup dava güden insanların elinden davalar alınarak para ile güç sahibi olan 
insanların ellerine bırakılmıştır.Üst tabaka bir üste hizmet etmekten alt tabaka insanlar kulak ardı 
edilmişlerdir. Bu tarz hareketler halkın ezilmesine ve ötekileştirilmesine neden olmuş. Yöneticilerin 
ise liyakatsiz olanlardan seçilmesine neden olmuştur.

SELAM VE DUA İLE