FSahte olan hiçbir şeyi sevmedik…

Onlarda bizim saflığımızı, gerçekçiliğimizi ve dürüstlüğümüzü sevmediler…

            

İyi’ ki Saf’ız; 

Çünkü anlamı gerçek ve gerçekçi, temiz, düzgün ve dürüst demektir…

 

Türk Dil Kurumu’ndaki Saf sözcüğünün anlamı ise gördüğünüz gibi budur.

 

Kurnazlığa aklı ermeyen, kolaylıkla aldatılabilen… 

(Kaynak T.D.K.) H. S. Tanrıöver

 

Katıksız, arı, katışıksız, halis, has… 

(Kaynak T.D.K.) R. N. Güntekin

 

İyi niyetli, art niyetsiz… (Kaynak T.D.K.) P. Safa

Öyleyse;

Kurnazlıktan, Aldatmaktan Allah’a sığınırız.

Sahteden, Sahte davranıştan, Sahtekârlıktan Allah’a sığınırız.

Kötülükten, Kötü niyetten, Art niyetten Allah’a sığınırız.

 

Bizim iyiliğimiz sahibimiz olan Allah’a bağlılığımız ise; 

Baş üstüne deriz.

 

Bizim iyiliğimiz birilerinin çıkarlarını, menfaatlerini ve amaçlarına ulaşmak için ise;

Orada bir sorun var demektir deriz.

 

Biz bir insanı kazanmanın tüm insanlığı kazanmakla ve bir insanı kaybetmenin ise tüm insanlığı kaybetmekle eşdeğer olduğunu Peygamberimiz, Fahri Kâinat Efendimiz, Resulü Ekrem Muhammed Mustafa Sallalhüvesellemin sünnetlerinde ve Hadislerinde gördük, okuduk, bildik.

 

Bizim inancımızda İnsan çok kıymetlidir.

Kazanılmasına değer bir varlıktır. 

 

Elimize aldığımız ve okuduğumuz Kuranı Azimüşşan’ın ayetleri’ de öyle söyler.

İnsan Eşrefi Mahlûkattır. (Yaratılmışların en hayırlısıdır)

O yüzden zalimlere fırsat veririz.

Bilmiyorlar, bilseler yapmazlardı deriz.

 

Her şeyin farkındayızdır.

Ama yine de;

           Sabırla anlatırız ve bekleriz.

            

eeeee kazanmak kolay değil değerli okuyucular.

            Kaybetmek ise çok kolay.

Sınırlarımızı bildikleri sürece bir sıkıntımız olmaz.

Müsaade ettiğimiz kadar hareket ederler.

 

Eğer hareketleri Gayretullaha dokunuyorsa;

Orada dur demesini de biliriz.

O zaman eşekten düşmüşten beter olurlar.

 

Bizim saflığımızda, kurnazlığımızda, niyetimiz ve davranışlarımızda budur.

 

Sınırlarını bildikleri sürece bizimle bir sıkıntıları olmaz.

 

Korkusuzluğumuz, cesaretimiz ve ferasetimiz Rahman ve Rahim olan Allah’a tam güvenimizdendir.

 

La Galibe İllallah der geçeriz.

(Allah’dan başka Galip yoktur)

 

Koruyucudur, kollayıcıdır, hazinesi bol ve geniştir.

Hakkın ve hakikatin sağlayıcısıdır.

Dönüşümüzde, sonumuzda O na’ dır.

Mazlumların, gariplerin, sahipsizlerin tek sahibidir.

 

Kimse hiç bir şeyine güvenmesin.

Katilin, zalimin, hırsızın ve arsızın hasmı da O’ dur.

 

Galiplerin galibi ancak Allah’tır.

 

O izin verdiği kadardır hareket alanımız.

 

Biz bu desturu;

Dini Mübin İslam’ın ayetlerinden ve Fahri Kâinat Efendimizin sünnetleri ve hadislerinden aldık.

Mazluma yup yumuşak pamuk ve kadife gibi kalbimiz.

Zalime ise Allah’ın tokadıyız.

Biz Müslüman milleti, ümmeti Muhammed’iz.

 

 

O yüzden 

Küfür sahibi, hak, hukuk, hakikat bilmeyen zalimler hezeyan içindedir.

Beşeri dünya malları, mevki ve makamlarıyla övünürler.

Kendilerini bir şey sanırlar.

 

Onlar bilmez ki;

İnsanların ve kalplerin sahibi Allah’tır.

 

İşte Onlar;

Döktükleri kanlar, yıktıkları yuvalar, yetim ve öksüz bıraktıkları çocuklar, kırdıkları kalpler çoğaldıkça kendilerini güçlü sanan ahmaklar.

 

İnanıyorum ki;

Döktüğünüz kanda boğulacaksınız

Mazlumların ahı yıkacak şahı.

 

O yüzden;

Her seçim kaybetmesin de Erbakan hocamız şöyle dedi.

Biz kazandık, Onlar kaybettiler.

 

Biz hakka, hakikate çağırdık onlar gelmediler.

Şeytani vaatlerin peşine takıldılar ve şeytanın yoluna gittiler.

O yüzden biz kazandık derdi.

 

Hakkın, hakikatin peşine koşanlar kaybetmiş gibi görünüzler fakat gerçek manada kaybetmezler, kazanırlar derdi.

 

Balkanlarda, Kafkaslarda, Afrika’da, Asya’da, Ortadoğu’da, Doğu Türkistan’da ve Filistin’de, Arakan’ da da biz kazandık.

 

Afganistan’da da, Irak’ta da Suriye’de de biz kazandık.

İnsanlığımız ve merhametimiz kazandı.

 

 

Ülkemizde zalim hükümetlerin zulmüne boyun eğmeden vakarlı bir şekilde direndik.

Onca zulme rağmen dinimize, devletimize asi gelmedik.

Vatanımızı ve milletimizi korumaya ve kollamaya çalıştık, böldürtmedik

Dağılmadık, tükenmedik.

Birdik bin olduk.

Bir avuçtuk biz göklere sığmayan.

Zalime balyoz, mazluma şefkat olduk.

Çözüm sürecinde kan içtik, kızılcık şerbeti dedik.

Türkiye’de de biz kazandık.

“Elhamdülillah”

 

Şimdi fırat kalkanı ve zeytin dalı operasyonlarıyla İslam coğrafyalarından zalimleri def ediyoruz.

Yeniden İslam coğrafyasının birliğini sağlayacak adımlar atarak bölgeleri dizayn ediyoruz. 

 

Vah ki Mazlumun Canını Yakana;

Vah ki Mazlumun Canına Kıyana;

 

Abd’ye, Batı’ya ve Siyonistlere  

 

O yüzden diyorum;

Biz kazandık.

            

            Değerli okuyucularım

            Bölgemizde ve Ülkemizdeki üstünlüğümüz;

 

Adnan Menderes’in ve Erbakan’ın Ahıdır Erdoğan diyorum.

Tabi anlarlarsa

 

Selam, Dua ve Muhabbetle