2.10.2021 01:16:04

Kürşat MİCAN

Fikirde Birlik Ve Mücadele Platformu olarak birçok STK’nın desteğiyle ve başlıktaki sloganla başlattığımız imza kampanyamız yurt genelinde devam ediyor. Vatanımızın her köşesinden; ‘ LGBTİ örgütünün ülkemizdeki faaliyetlerinin durdurulması ve propaganda ve reklam yapmalarına müsaade edilmemesi, kamuya açık faaliyetlerinin ve sapkınlıklarını yaymak için yaptıkları propagandanın cezai kapsama alınarak suç sayılması’ için topladığımız imzaları ülkemizin önde gelen liyakatli ve kıymetli hocalarının hazırlayacağı raporlarla birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisine sunacağız. Yüce Allah gayretlerimizi, emeklerimizi ve niyetlerimizi muvaffakiyetle neticelendirsin inşallah.

 

Öncelikle imza kampanyamız başladığı günden itibaren  maddi manevi desteklerini bizden esirgemeyen değerli büyüklerimize, dualarıyla, imzalarıyla yanımızda duran ve bizleri gelecek adına umutlandıran necip milletimize ve damarlarında dolaşan asil kanın farkına varmış yiğit genç kardeşlerimize, nemelazımcı bunca sivil toplum kuruluşu arasından sıyrılarak milli, manevi ve mukaddes değerlere sahip çıkan STK temsilcilerimize, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin engelleme teşebbüsüne, zabıtaların imza stantlarımızda çıkardıkları zorluk ve çekişmelere, LGBTİ mensuplarının alaycı, aşağılayıcı ve hakaret içerikli ağır tahriklerine, söz, hal ve davranış şekillerine rağmen büyük bir özveriyle, içtenlikle, feragatle ve sabırla çalışmalarına aralıksız devam eden dava arkadaşlarıma sonsuz hürmet ve muhabbetlerimi sunuyorum.

 

Hemen herkesin hep bir şeylerden şikayet ettiği lakin iş icraata gelince ‘bana dokunmayan yılan bin yaşasın’ anlayışı eşliğinde ortadan kaybolduğu günümüz koşullarında; inandığın değerler için, mensubuyum dediğin Müslümanlık haysiyeti için, canımda kanımda yoluna fedadır dediğin vatanın için, gözünün önünde zihnen, fikren, ruhen işgal edilen gençliğin ve temelinden sarsılan aile ve cemiyet hayatı için mücadele etmek, bir şeyler yapmaya  çalışmak, bozuluma, dejenerasyona, uçuruma doğru yuvarlanışa bir dur demek  artık o kadar güçleşmiş, o kadar zorlaşmış ki; insan biz ne vakit bu denli kendi öz  değerlerimizden, medeniyetimizden, kültürümüzden, dini hassasiyetimizden koptuk  diye hayretten hayrete düşüyor.

 

Ve net bir şekilde anlıyor ki topun tüfeğin yapamadığını  kapitalist sistem nefsani ve şeytani argümanlarıyla, çanak antenlerden, uydulardan, internetten ulaştırdığı içi pislik dolu yayın, reklam ve programlarıyla harikulade bir şekilde başarmış. Dini, dili, ırkı ne olursa olsun tüm dünya insanını  fert fert birer tüketim canavarı haline getirerek maddeye köle, manaya uzak, bencilliğe ve hazza müptela, paraya, mala, mülke sevdalı, şahsi menfaati dışında her değere kapalı, hissiyatsız adeta yarı robot bir hale dönüştürerek  işgalini tamamlama yolunda epeyce ilerleme kaydetmiş.

 

Öyle ya, bugün şehit kanlarıyla sulanmış, hemen her karışında bir değil bin şehidin yattığı bu kutlu topraklarda; sen dünya malıyla, makamıyla, villasıyla, saunasıyla, yatıyla, katıyla, dolarıyla, altınıyla, borsasıyla uğraşırken bıraktığın devasa boşlukta kendine alan açan birileri gençliğini zehirliyor, yoldan çıkarıyor, sapıklığa alıştırıyor, bizi biz yapan tüm değerlerden uzaklaştırıyor  farkında mısın?

 

Bu Vatana bütün evlatlarım feda olsun diyerek mukaddesata ram olmuş, hatta yeri geldiğinde kendi de savaşarak şehit olmuş analarımızın, Şerife bacılarımızın, Nene hatunlarımızın giydikleri kıyafet hakir görülüyor, alenen aşağılanıyor, beyinlerini kiraya vermiş birileri tarafından hayasızca zincirlere vuruluyor farkında mısın?

 

Üniversitelere okusun da vatana faydalı evlatlar olsun diyerek gönderdiğin çocukların özgürlük paravanıyla her türlü rezaletin girdiği, sevişme alanlarının konumlarının bile üniversite tanıtım linklerine eklendiği sözde eğitim yuvalarında özünden, kültüründen, değerlerinden,  bu milleti millet yapan her ne varsa hepsinden kopuyor, yok oluyor, kimliksizleşiyor, dönüşüyor, başkalaşıyor farkında mısın?

 

Bir zamanlar bir insana yapılacak en ağır hakaret kabul edilen LGBTİ mensubu olmak Bin Yıllık İslam Yurdunda  artık ne yazık ki güya Onur yürüyüşleriyle taltif ediliyor, en alçak onursuzluğa onur payesi veriliyor, bu aşağılık yapının örgütsel faaliyetleriyle LGBTİ yaygınlaştırılıyor, gençler özendiriliyor, zihinleri bulandırılıyor, ahlakları zehirleniyor, nesillerin KURAN-I KERİMDE açıkça lanetlenen fiilleri işliyor, normal görüyor, hatta ne acı ki kendi yapmasa da 'saygı duyuyor' farkında mısın?

 

Ama pardon zengin Müslüman; sen on kere hac, bilmem kaç kere umre yapmıştın değil mi? Arada bir elin titrese de üç beş kuruş sadaka vermiştin değil mi? Senin malına, mülküne, canına dokunmasınlar da kim ne yaparsa yapsın değil mi?

 

Ya sizler rant peşinde, koltuk peşinde, makam peşinde  koşan ve bu uğurda gevşedikçe gevşeyen  sözde milliyetçi, maneviyatçı, mukaddesatçı özdeyse kasacı, masacı ve bol nisacı siyasetçiler, sizler ön ayak olduğunuz, umursamadığınız, siyasi ikbaliniz için ses çıkaramadığınız ahlaksızlık ve sapkınlık selinin altında kalmayacağınızı mı zannediyorsunuz?

 

Yüce Allah Kuran-ı Kerimde birkaç yerde mealen şöyle buyurur:

 

“Bir millet kendini değiştirmezse, Allah onların üstündeki nimetlerini değiştirmez..!”

 

Son yıllarda artan bunca felaket hala bizlere ders olmuyorsa artık söylenecek hiçbir şey kalmamış demektir!!!

 

Tepeden tırnağa kahir ekseriyetin duyarsızlaştığı, umursamazlığı ve aymazlığı meziyet bildiği böyle karanlık bir zamanda; her türlü imkansızlığa, sıkıntıya, zorluğa, meşakkate rağmen yiğit yüreğiyle;

 

VATANIM, MİLLETİM, İSTİKLALİM,  İSTİKBALİM VE MUKADDES DEĞERLERİM İÇİN BENDE VARIM DİYEN  KIYMETLİ HOCALARIMA, AĞABEYLERİME, MÜCAHİT VE ALPEREN KARDEŞLERİME  VE DAMARLARINDA DOLAŞAN ASİL KANIN MESULİYETİNİN BİLİNCİNDE AZİZ MİLLETİMİZE HUDUTSUZ SELAM OLSUN!!!

 

YÜCE ALLAH EBED MÜDDET DEVLETİMİZE ZEVAL VERMESİN!


Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.