14.04.2021 12:18:38

Neslihan SOYHAN MİCAN

Biz güzel bir millettik bir vakitler.. Güzel ama kusursuz olmayan bir millettik ve güzel milletin, millet olmayı bin yıllık Anadolu serüveniyle başarmış bir milletin güzel ama kusursuz olmayan torunlarıydık..

Güzel bir millet oluş nedenimiz; iyi hasletlerimizin kötü hasletlerimize ağır basmasından ötürüydü. Anadolu’nun manevi mimarları asırlar boyunca büyük bir özveri göstererek,  güzel nitelikleri ziyade olan bu milleti maneviyat sunağında yuğar,  dünyevi kirlere bulaşmış yönlerini temizler, yaban otlarına bürünmeye başlamış zihinlerini tırpanlar, bünyesini ruhsal gıdalarla sürekli besler, zehirli haşeratın tahribat ve tahrifat yapmasına müsaade etmezdi..

Maneviyat mimarları bu millet için hava gibi, su gibi, ekmek gibi elzemdi...

Sonra Küstüler...!

İlmin; kıymet bulmadığı ya da artık kıymetinin bilinmediği yerleri terk etme gibi dikkate alınması şart olan bir huyu vardır...

Önce ilimi küstürdük.. Kıymetini bilmedik.. 

Sonra Alimlik sıfatını alimliği kendinden menkul insanlara verdik cömertçe..

İlim bu toprakları terk edince hakiki erenlerimiz, manevi mimarlarımız bir daha yetişmez oldu...

Yönetenlerin de, yönetilenlerin de, koca bir milletin de manevi dünyası irtifa kaybetmeye yüz tuttu. 

İslam coğrafyası adım adım yaban otlarıyla bezenmeye, kazanlar kaldırılmaya, halklar kolayca  kışkırtılmaya başladı.

İlim gitti... Dolayısıyla adalette gitti... Dolayısıyla  edep gitti, hoşgörü gitti, irfan gitti... Ve aslında her şey gitti...

Hızla cahilleşen halk tabakasında dinle alakası olmayan kurallar, örfler, töreler, tabular, gelenekler, görenekler revaç bulmaya başladı.. Ve zamanla kanıksandı, yerleşti.. 

Müslüman ülkelerde pratikte yaşanan hayatla, dini kuralların, İslam ahlakının ve ahkamının örtüşmemesinin nedeni budur..

İLİMSİZ DİN OLMAZ...
İLİMSİZ MÜSLÜMANLIK OLMAZ..

Tabii tabiat boşluk kaldırmaz.. Cahil din adamları yanı sıra türedi aydınlar boş buldukları sahalarda alabildiğince top oynadılar.. Kimilerini ideolojik sapkınlıklarla, kimilerini din adına dinle alakasız fetvalarla, hangi nabız hangi şerbeti istiyorsa o argümanlarla yoldan çıkardılar.. Rayından çıkan bir trenin devrilmesi mukadderdir.

Sonuç bin yıllık çınar yıkıldı...

Anadolu manen geçilmişti... Yurdun her köşesi yaban otlarıyla bezenmişti.. 

ANADOLU İRFAN MEDENİYETİ ARTIK ÇÖKMÜŞTÜ!
İlm mekteplerinin ışığı sönmüştü..

Gücü eline geçiren emperyalistler piyonları vasıtasıyla zihinlere de hakimdi artık..

ANADOLUNUN BİN YILLIK ALTIN ÇAĞINI yok etmek için bütün hünerlerini kullandılar.

Türedi Kahramanlar vasıtasıyla  torunlarını kendi dedelerine sövdürdüler.. Yalan tarihler yazdılar, köksüz kalalım diye geçmişle bağlarımızı kopardılar, eskiye dair ne varsa acımasızca tarumar ettiler. Alfabeyi değiştirerek nesillere el koydular. Nesiller dedelerinin yazdıklarını okuyamadılar, dillerini anlamadılar, uydurulan hikayeleri tarih diye yuttular..
Yapmayın, etmeyin, bin yıllık geçmişi yok etmeyin, bağları koparmayın, bu asil millete kıymayın, genetik kodlarını bozmayın diyen kanaat önderi ve  hoca kesiminden kim varsa hapislere tıktılar, dar ağacında sallandırdılar.  Katıydılar. Bin yıllık intikam ateşiyle doluydular..

Sonuç olarak onlarda gitti...

Bu dünya kimseye kalıcı değil...

Hikayenin sonunda ne biz artık yüzyıl önceki milletiz, ne de şimdi kim olduğunu açık ve net tanımlayabilen bir milletiz..

Şekil olarak batılı gibi, zihin olarak şark-garp karışımı melez bir milletiz.. Ayarlarımız ayar değil..
Ne doğru dürüst dindarız, ne de inançsız..
Solcumuz biraz sağcı, sağcımız biraz solcu..

Hasılı kelam biz ne eski biziz.. Ne de şimdi biziz!! Bizi bizden çaldıkları günden beri; bir türlü biz olamıyoruz lakin birbirimizi rahat bırakıp bizsiz de yapamıyoruz..!

Biz ilme sırtımızı dönerek bizi bizden çalmalarına müsaade ettik, çalışlarını aval aval seyrettik.. İlmin ışığını söndürdük. İlim ışığı söndüğü anda zihinler zifiri karanlığa bürünür.. Artık kim neyi götürür ve yerine ne konulur, bilinmez ve görülmez olur.. 
Kavgalarımız bile deli saçması.. Senin atan benim atam döngüsünde sürekli boğaz boğazayız..

Bizden mada hiçbir ülke insanı geçmiş tarihi üzerinden kavga etmiyor.. Kim kimi severse sevsin.. İdol seçerse seçsin.. Bugüne bak.. Ülken için sen neler yapıyorsun ya da yapacaksın hele onu anlat...

Bizim millet olarak tekrar tanımlanmaya ve bin yıllık Anadolu serüvenimizin başladığı günki fabrika ayarlarına dönmeye ihtiyacımız var..

Yoksa ‘ortaya karışık’ garip bir millet olmaya doğru pek hızlı bir kayış var...


Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.