4.01.2022 16:13:57

Talip KOÇ

İçişleri Bakanlığınca,  bir çok belediyeye inceleme ve soruşturma başlatıldığı, suçları tespit olunan bir çok belediyeye de, kayyum ataması yaptığı, herkesçe malum.
 
 
Aynı bakanlık, yine aynı şekilde, ki anlaşılan uzun süreden beri takip ettiği ve kullandığı bazı veriler neticesinde İBB belediyesine de bir incelemenin başlatılması , yerinde ve uygun olacağı kararını vermiştir. 
 
Geçmiş uygulamalara bakıldığında, burada herhangi bir anormal durumun olmadığı görülmektedir. 
Ama eğer, kanunlarımızda “ İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirlere veya millet ittifakının Cumhurbaşkanı adayları arasında ismi geçenlerin belediyesine herhangi bir inceleme yapılmayacak.” gibi bir ayrıcalık veya hüküm varsa, o zaman alınan bu incelemenin yersiz olacağı dolayısıyla bu karara tepki gösterenleri hep birlikte anlamak,  tabii ki mümkün olacaktı. 
 
 
Bilindiği gibi, Türkiye cumhuriyeti bir hukuk devleti olmakla birlikte, bölünmez bir bütündür. Kanun ve yasakları da  her karış toprağında aynı şekilde geçerli olduğuna göre, bu incelemeye yapılan tepkileri anlamakta, doğrusu güçlükler çekiyorum. 
Eğer anlamak mümkün ise, o zamanda adama şunu sorarlar. 
 
İçişleri bakanlığı tarafından şimdiye kadar  Doğu ve Güney Doğu bölgesinde aynı şekilde bir çok belediyeye yaptığı inceleme sonunda, bakanlıkça suçları tespit edilenlerin yerine yapılan bunca Kayyum atamaları, neden yapıldı?. Bu şekildeki uygulamalar sonunda, yerine kayyum ataması yapılan Belediye başkanlarına neden bu haksızlık yapılmış sonucu, çıkmaz mı?. 
Değerli arkadaşlar. Madem ki Türkiye cumhuriyeti bir hukuk devleti, o zaman bırakalım kanunlarımız Türkiye’nin her yerinde istisnasız olmak üzere aynı şekilde uygulansın diyorum. İsnat edilen suçlar varolması  ve tespit edilmesi halinde, gerekli işlemlerin uygulanması, tabi ki milletimiz tarafından beklenmektedir. 
 
 
Bir diğer anlamadığım husus ise;
İncelemeye alınan belediye başkanları  için siyaseten yapılmaya çalışılan mağduriyet algılarını da  anlamak, mümkün değil. Eğer buna doğru derseniz. 
 
O zaman siyaseten etki alanını veya siyasi yelpazesini genişletmeye ihtiyacı olan her kabiliyetsiz başkanın yapacağı en önemli çalışma, belediyesini bu ortama hazırlamakla, masrafsız ve  emeksiz bir şekilde hedefine ulaşmış olmaz mı?. 
Kaldı ki,  İBB için yapılan bu inceleme beklenen bir inceleme değil miydi?. 
Atalarımız, “ Perşembe’nin gelişi Çarşamba’ dan belli olurmuş”. Ve yine “ Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim.” demişler, değil mi?. 
 
İBB için alınan bu inceleme kararı,  hiç kimseye sürpriz olmadığını düşünüyorum.
 
 
Sebebi ise. Özellikle son bir yıl boyunca, İBB başkanı başta olmak üzere bu başkanın genel başkanı dahil , her fırsatta ve her zeminde HDP ve bağlantılarına sürekli yakın ve samimi ilişkiler içinde oldukları ve bu ilişkilerini de çekinmeden sergiledikleri,yine herkesçe malumdu. Aslında büyük emeklerle oluşturdukları bu yeni ortam ve duruşlarının ifşasına da, bizzat kendilerinin çalıştıklarını söyleyebiliriz. Ve işin bir diğer garip tarafı ise, bu durumdan hiç kimsenin rahatsız olmadığı, özellikle CHP yönetiminin mutlu olduğunu düşünüyorum.. 

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.