Peygamberimiz gençlik yıllarında hem arkadaşları hem de Kureyş halkı tarafından çok sevilirdi. Cesur ve dürüst olmasının yanı sıra yardımsever ve alçak gönüllü olmasıyla bilinirdi. Peygamber efendimiz gençlik yıllarını amcası Ebu Talib'in yanında geçirmiştirBulunduğu çağda haram ve yasak olan tüm kötü alışkanlıklardan uzak durmuş çevresindeki insanlara örnek olmuştur.

Hz. Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- gençlik yıllarında: Sorumluluk sahibi olduğunu toplumsal olaylara karşı duyarlı davranarak göstermiştir.

     Gençlik çağına adım atar atmaz ailesinin sorumluluğunu benimsemiş ticaret hayatına atılarak çalışmaya başlamış ellerinde bulunan serveti kolay yoldan harcamamıştır.

O dönemin çok meşhur olan ve çoğunluğun benimsediği ve inandığı putperestliği kabul etmemiştir.

    Putlarla ilgili planlanan hiç bir etkinliğe katılmamıştır.

Hz. Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- hayatının hiçbir evresinde putlara tapmamıştır. Ancak putperestliğin hâkim olduğu bir kültürün içinde doğmuş ve büyümüştür. Bu nedenle, zaman zaman ailesinin ya da yaşadığı sosyal çevrenin baskılarına maruz kalsa da Allah’ın özel lütfu ve merhameti sayesinde, bu güçlükleri aşmayı başarmıştır.

Hz. Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- putlar adına kesilen hiçbir hayvanın etinden de yememiştir. 

    Cahiliye döneminde yaygın olan (Cahiliye demek bir yönüyle, şiddet, saldırganlık, adaletsizlik, güçlünün yanında olup mazlumu ezme, kabilecilik, kan davası, kibir, zorbalık demektir. Gençlik dönemi esasen insanın, tam da bu aşırılıklara meyilli olabileceği bir dönemdir.)Bu durumda Hz. Peygamber’in -sallallahu aleyhi ve sellem kumar oynamaktan ve zina işlemekten uzak durmuş, içki içmemiştir.

Adaletten uzak ve gayri meşru bir aile hayat sürmekten uzak durmuştur.

 Hz. Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- çalışkan, erdemli, toplumsal olaylara karşı duyarlı, sorumluluk duygusu taşıyan ve sorumluluk almaktan çekinmeyen bir gençti.

Hz. Peygamber’in Câhiliye’ye has âdetler olan baskı, zulüm, şiddet, güçlüyü kayırma, güçsüzü ezme gibi hususları kesin olarak reddeden ve toplumsal olaylara duyarlı olduğunu gösteren en önemli husus, gençlik yıllarında Hilfü’l-fudûl cemiyetinde yer almış olmasıdır. 

  Fahri Kainat Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa sallallahu aleyhi vesselleme salat ve selam olsun...