28.06.2021 11:08:01

Neslihan SOYHAN MİCAN

Vakıa; İslam Devletleri tarih boyunca inandıkları gibi yaşayan toplumların ve yöneticilerinin omuzlarında yükselip, başarıdan başarıya koşarken, dini hassasiyetleri zayıflayan, paraya, mala, makama ve nefsani arzulara teslim olan idareciler ve cemiyetler tarafından da yıkılıp, yerle yeksan olmuşlardır.

 

 

Osmanlı Devleti Adalete, hakkaniyete, milli, manevi ve mukaddes değerlere sahip çıkıp bu doğrultuda hareket ettiği müddetçe tarihe altın harfle geçen zaferleri, başarıları yakalamış, bu eksenden ayrılıp, değerlerden, adaletten uzaklaştıktan sonra maalesef çözülme başlamış ve makus talih gerçekleşmiştir.

 

 

Tarihten ibret almak akıllı insanlara yaraşan bir olgudur.

 

 

 

İşte aşağıda anlatacağımız hikaye Osmanlı Devletinin yükselişe geçtiği o kutlu zamanlarda yaşanan bir olay. Bir devleti devlet yapmanın, topluma örnek olmanın, nefsi alt etmenin inceliklerine dair derin manaları olan bir hadise.

 

 

 

 

 

İbretengiz bir vakıa;

 

Osmanlı Sultanı Orhan Gazi, yıllarca İznik’i muhasara eder. Lakin bir türlü fetih müyesser olmaz. Sonunda komutanlarından Lala Şahin Paşa’ya muhasaraya devam emri verip; “ Göreyim seni komutan, bir an evvel şu kaleyi fethedersen, ganimetler senin olsun,” der. 

 

Artık ganimetlerin teşvik gücüyle midir bilinmez, hakikaten Lala Şahin Paşa kısa sürede emredileni yapar ve kaleyi fetheder. 

Tabii Orhan Gazi bunca malın, ganimetin devlet hazinesi dışına verilmesinde hata ediyor olmaktan korkar. Ee ortada verilmiş bir sözde var...  

 

İçinin rahat etmesi için devrin alimlerinden, aynı zamanda Şeyh Edebali hazretlerinin kayınpederi de 
olan Tacüddin Kürdi hazretlerine müracaat ederek, müşkül durumda kaldığı bu hususta fetva sorar.. 

 

Tacüddin Kürdi hazretleri de ganimetlerin devlet hazinesinde kalmasını arzu eder etmesine de, lakin ‘AllahüTealanın emri verilen sözde durmayı icap ettirmektedir...!!!’ Ve Fetvayı da bu yönde verip, tüm ganimetlerin Lala Şahin Paşa’da kalması gerektiğini söyler...

 

Tabii kıymetli bir paşa olan Lala Şahin Paşa’da aldığı ganimetleri Orhan Gazinin kullanacağı yerden başka yere harcamaz. Camiler, medreseler, köprü ve zaviyeler yaptırır. O da ganimetleri devleti ve milleti için harcar..

 

İşte ecdad böyle yüksek bir hassasiyetle, üstün bir duyarlılıkla yönetti Osmanlı Devletini. 

 

Yaptığı her işin, verdiği her kararın, ağzından çıkan her sözün mutlak surette hesabını vereceğini bilen şahsiyetlerin eliyle beylikten kocaman bir İmparatorluğa dönüştü Osmanlı. 

 

Rabbim onlara benzemeyi, onlar gibi şuurlu yaşamayı ve onlara layık torunlar olabilmeyi nasip etsin bizlere de inşaallah.

   

 


Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.