14.07.2020 09:36:54

Aynur YAVUZ

Komutan askerlere 'Kimin vücudu sıcaksa kafalarına sıkın' talimatı verdi. Gözlerimi kapatarak ölü numarası yaptım. Yanımda inleyen bir yaralı adam vardı, askerler kafasına birkaç el ateş etti.

 

"Çok acı çekiyordum. Neden ölmüyorum diye düşünürken, caniler eğlenip gülüyordu. Bir an içimden gelip 'Beni öldürün!' diye bağırmak geçti. Öldürecekleri diğer insanları getirmek üzere kamyona binip gittiler."

Bu sözler 17 yaşındayken Srebrenitsa Katliamı'ndan şans eseri sağ kurtulan Nedzad Avdic'e ait. Katliamdan yaralı kurtulmuş olsa da izlerini bir ömür boyu taşıyacak.

 

Tarihin, en acı olaylarının yaşandığı ve insanlık dışı katliamlarının yapıldığı yerin adıdır Srebrenitsa…
İnsanlığın kendini inkar ettiği, Ortodoks ve katolik batı dünyasının kirli ittifakının neticesi Srebrenitsa da 8.500 Boşnak Müslümanı katletmenin, kadeh tokuşturarak kutlandığı katliamın adı… 
Kazıklı Voyvoda’nın torunu Ratko Mladic’e;  Hollandalı komutanın, silahlardan arındırarak teslim ettiği ”Mavi kelebekler”diyarıdır Srebrenitsa... 

 

Çeyrek asır geçse de srebrenitsa katliamı unutulmadı. Bosnalı kardeşlerimiz'in 25 yıldır akan  gözyaşları hiç dinmedi. 
Yaraları hala ilk gün ki gibi durmadan kanıyor. 
Srebrenitsa Katliamı'nın 25. yıl dönümü. 

 

1992 Bosna savaşında 8 binden fazla sivilin Sırplar ve Hırvatlarca katledildiği biliniyor. Bu savaşta erkeklerin yanısıra kadın ve çocuklar da katledildi. 
Yugoslavya'nın parçalanması ile patlayan olaylarda ne acıdır ki! yan yana yıllarca beraber  aynı mahalle, aynı sokakta yan yana evlerde yaşadıkları hayatların ahbab'ım, dostum, arkadaşım dedikleri kişilerin  birdenbire  canavar'a dönüşerek kendilerine  saldıracaklarını, azrailleri olup kendilerini katledeceklerini  kim bilebilirdi. 
Srebrenitsa Bosna'nın doğusunda bir yerleşim bölgesi. 

 


1993 yılında Sırplar tarafından ablukaya alınmış, Birleşmiş Milletlerin güvenli bölge ilan ettiği ve Hollandalı askerlerin korumasında olup yine Hollandalı komutanların kapalı kapılar ardında yapılan pazarlıklar sonucunda 1995 yılında sırp komutanı Radko Mladiç'in askerlerine teslim edilmiştir. 
Birleşmiş Milletlerin bölgede sözde görev yapması ve Hollandalı askerlerin gözetiminde olan  silahsızlandırılan Bosnalılar, Hollandalı askerlerin geri çekilmesi ile Sırplar ın kucaklarına adeta itilmişlerdir. İlk olarak 300 Bosnalı Erkek kamyonlara bindirilerek ormanlık bölgede infaz edilmiş binlerce kadın ve çocuklar Bosna da bilinmez' e götürülmüştür. 
Gözü dönmüş katil Sırplar erkek, kadın, çocuk demeden 8 binden fazla Bosnalıyı öldürüp açtıkları derin çukurlara doldurup üzerlerine kireç dökerek çukurları kapatmışlardır.

 

Peki ya geride kalan kadınlar! Ölmeden defalarca ölen diri diri mezara giren kadınlar genç kızlar. 
Bosnalı erkeklerin geride bıraktığı eşleri, kızları, kardeşleri Sırplar ve hırvatlar tarafından iffetlerine dokunulmuş  yıllarca hapishanelerde, kışlalarda köle gibi kullanıp, soykırım uygulanmıştır. Sırplardan hamile kalanlar  düşük yapmalarına  izin verilmeyerek doğum yapana kadar hapishanelerde, kışlalarda yanlarında tutarak kendilerinden olan bebeklerin doğmalarına sağlamışlardır. 
Sırplar tarafından Bosna da soykırım uygulanmıştır. 

 

Srebrenitsa kanayan kapanmayan yara....
Bosnalı çocuğun "Anne çocukları küçük mermilerle vuruyorlar" demesi Bosna savaşını ve Srebrenitsa katliamını anlatmaya yetiyor.
Radko Mladiç'in "Türklerden intikam alma vakti gelmiştir" sözleri vahşetin büyüklüğünü gözler önüne seriyor.

 

Srebrenitsa ve Mavi Kelebekler... 

Bosna Savaşı’nda 100-110 bin kişi öldü. 
35 bini küçücük çocuklardı.
Binlerce çocuk annesiz, babasız kaldı. Tarif edilemez acılar yaşadı.
50 bin kadın tecavüze uğradı.
Ruhlarında tamir edilemez yaralar açıldı..
Ölenler toplu mezarlara gömüldü.
Bugüne kadar 500’ün üzerinde toplu mezar ortaya çıkarıldı.
Bunların 300’ü mavi kelebeklerin yardımıyla oldu.
İşte bu yüzden de mavi kelebekler'in hikayesi bugüne kadar duyduğum en yürek yaralayıcı öykü oldu... 
Bosna Hersek’te bulunan toplu mezarların üzerinde mavi kelebeklerin uçtuğu farkedilir.
Bir, iki derken bunun tesadüf olmadığı anlaşılır. 


Durum biraz incelenince toplu mezarların olduğu yerlerde toprağın yapısının değiştiği, mezarların üzerinde farklı bitkiler oluştuğu belirlenir.
Bitkilerden gelen bu koku da toprağın üzerine mavi kelebekleri çekiyor.
Mavi kelebeklerin üzerinde uçtuğu toprak kazılınca toplu mezarlar çıkıyor  ortaya. 
Birçok kişi için kocaman bir acı olan bu hikaye, Bosnalılar içinse bir umut oluyor. 
Sevdiklerinin kemiklerini bulmak, sadece onlardan bir ize rastlamak isteyen binlerce kişi günlerce mavi kelebekleri izlemeye, onların peşinden gitmeye başlıyor.
11 Temmuz tarihe düşen kara bir leke. 


Dünyanın sessizce seyrettiği bu vahşet'i Unutmadık unutturmayacağız. 


Selam ve dua ile


Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.