Her şey "Konuş, Ey Muhammed" diye başlamadı!
   Her şey "Oku Ey Muhammed" diye başladı! Belliki sır okumak, düşünmek ve akletmekteydi.

     Öyle hassas zamanlar olur ki düşünmeden konuştuklarımız ile, yapay gündemler oluşturmak isteyenlere malzeme oluruz. Daha da önemlisi iyi niyetle yapılan bu konuşmalar, fırsatçılar tarafından toparlanarak yaptırım gücüne dönüşür. Sonrasında ise olayların vahametinden bütün o ateşli konuşmalar unutulu verir.

      Şu an toplumumuzda üzüntü ve heyecanla algıya gelenler, biz neden ülke olarak Gazze için yaptırım uygulayıp, savaşa girmiyoruz diye sesler çıkartıyorlar. Lakin vakit bulup da konsolosluğun önüne kadar dahi gidemiyorlar.

       Bizim protestolarımız bile unvanlı, hizipli ve gösterişli.  Batı halkının vicdanı bu konuda bizim yüzümüzü kızarttı. Ben şimdiye kadar üç gün peş peşe konsoloslukta, beş gün Ayasofya'da gece ve gündüz bekleyen bir duruş görmedim.

     Boykot mücadelemiz dahi sadece küçük bir çevrede kaldı, onu bile genele yayıp, milli sermayeyi öne koyamadık.

     Bizler bir ateş çemberinin içerisinde yaşadığımız için, çevremizde cereyan eden savaşlar neticesinde şahitliklerimiz tecrübeye dönüştü. Bir çocuğun duvar yazısı ile başlayan savaş, on iki yıldır devam ediyor. Nice profesörler gördük bir hasta bezi dahi ihtiyaç. Nice bilim adamları gördük, merdiven temizlerken karnı aç. Nice hatipler dilsiz, ülkesini sahiplenen yabancılar için tercümana muhtaç.

     Savaş ancak orantılı güçlerle yapılırsa savaş olur. Eğer güçler orantısızsa katliama ve soykırıma dönüşür. Tıpkı Irak'ta, Filistin''de, Suriye'de olduğu gibi.

    Eğer asrın savaş gücü kılıçsa, savaşı en iyi kılıcı olan, kılıcı en iyi kullanan ve savaşın zamanlamasını taktiklerini en iyi yapan taraf kazanır.

    Eğer asrın savaş gücü teknoloji ise, uçağı en iyi olan, biyolojik ve nükleer silahları en iyi kullanan ve savaşın zamanlamasını ve taktiklerini en iyi yapan taraf kazanır.

    Savaşlara bir anda karar verilip hazırlanılmaz. Savaşlara yıllar öncesinden hazırlanılır, bu hazırlıkla caydırıcı güç olunur, şartlar şayet zorlarsa da savaşılır ve nihayetinde Allah'ın da yardımıyla kazanılır.

    Zamansız ve hazırlıksız yapılan savaş, ülkeyi katliamdan başka bir şeye sürüklemez. Peki o zaman Gazze ne olacak? Gazze önce alemi İslam'a sonra da dünyaya ayna olacak. Bazıları, üstün kulluk madalyası olan şehadeti, bazıları ise Allah'ın vaad ettiği izzetli bir zaferi kazanacak.

    Bugün artık kimse kimseye görev tevdi etmesin. Onlar bunlar şunlar deyip, vicdanına su serpmesin. Herkes önce Gazze için kendi payına düşen kıvılcımı söndürsün vesselam...

       Lütfiye Aydın Bike